Anlatılan Deprem Kahramanları; İlhan, “Cehennem Çukurundan Can Kurtarmış Olmanın Mutluluğu Anlatılamaz”
Hatay’da enkaz kaldırma çalışmasının başlamasıyla deprem bölgesinden ayrılan Muğla Büyükşehir Belediyesi arama kurtarma ekipleri, yaşadıklarını anlattı. Enkaz altından 28 kişiyi canlı çıkaran ekip üyesi Yavuz İlhan, “Hatay’da Gördüğümüz her şey mahvoldu. Ne cehennem çukurundayız dedik. Ama bu çukurdan bir can kurtarmanın mutluluğu tarif edilemez. ” söz konusu.
Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri olan ve 10 ili etkileyen depremde çok sayıda vatandaş hayatını kaybederken, çok sayıda mucizeye de tanık oldu. Bu mucizeleri gerçekleştirenlerin başında elbette arama kurtarma ekipleri gelmektedir. Depremin ilk anından bu yana afet bölgesinde bulunan ve enkaz altından 28 kişiyi sağ olarak çıkaran Muğla Büyükşehir Belediyesi arama kurtarma ekipleri, bölgede enkaz kaldırma çalışmalarının başlaması nedeniyle Muğla’ya döndü. Afet bölgesinden dönen gruplar yaşadıklarını anlattı.
Kalkan, “8 Katlı Binanın Altında Çalışırken Artçı Sarsıntı Yaşandı”
Hatay’ın Defne ilçesine bağlı Elektrik Mahallesi’nde görev yapan arama kurtarma ekiplerinden Münyamin Kalkan, bölgedeki durumu cehenneme benzeterek, “ Adeta savaş alanıydı. 8 katlı binanın altında çalışma yapılırken artçı sarsıntılar yaşanmaya devam etti. Bina ağır hasar gördü ve çökmesi muhtemeldi. Eğitim ve tecrübemiz olmasına rağmen riskli çalışmalar yoğundu. Kalkan, “Deprem bölgesine vardığımızda büyük bir afet olduğunu gördük. Savaş alanı gibiydi. Cehennem gibiydi. Her molozun altından sesler geliyordu. Kurtarma çalışmalarına başladık. Birinci gün bir bebeği ve orta yaşlı bir insanı kurtardık. En büyük sorunu uyum ve iletişimde yaşadık. İnsanlar birbirine ulaşamadı. Ulaşım ve bağlantı olsaydı her şey daha farklı olabilirdi. Zaman geçtikçe umutlarımız azaldı. 7 katlı 8 katlı binaların altında çalıştık. Sürekli titremeler oluyordu. Bu sarsıntılara rağmen dışarı çıkıp tekrar binaların altına girdik. Çalışma alanı büyük risk taşımasına rağmen enkaz altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmaya çalıştık.
Öztürk, “Umudumuzu kaybetmedik, Rabia’yı 152. Saatte serbest bıraktık”
Muğla Büyükşehir Belediyesi Ortaca İtfaiyesinde Astsubay olarak görev yapan Murat Can Öztürk, daha önce böyle bir afete tanık olmadığını, afet çok büyük olmasına rağmen insanları yaşatmak için var güçleriyle çalıştıklarını söyledi. Depremin ardından Hatay bölgesine taşındık. Olay yerine vardığımızda facianın ne kadar büyük olduğunu gördük. Halkın feryatlarını, feryatlarını duyduk. Binalar yerle bir edilmişti. Gölcük sarsıntısını daha önce de görmüştüm. Bununla ilk kez karşılaşıyorum. Bölgede elektrik ve su bağlantısı yoktu. Enkazın altındaki kalıntıları çıkarmaya başladık. Ekip olarak bulup çıkaramadığımız vatandaş kalmadı. Emre adında 19 yaşında bir arkadaşa ulaştık. 12 saatlik çalışmanın ardından enkazdan çıkardık. Bu sırada artçı sarsıntılar meydana geldi. 28 vatandaşımızı enkazdan çıkardık. En son 29 yaşındaki Rabia isimli bir arkadaşa ulaştığımızda 152. saatte dedi.
İlhan, “Cehennem Çukurundan Can Kurtarmış Olmanın Mutluluğu Anlatılamaz”
Milas İtfaiye Komutanlığı’nda görev yapan bir diğer kahraman Yavuz İlhan, “Hatay’a girdiğimiz ilk gün cehennem çukuruna nasıl düştük dedik. Yıkılmayan bina kalmadı. Gördüğümüz her şey mahvoldu. İlk gün 2,5 saatlik çalışmanın ardından girdiğimiz binada 1,5 yaşında bir bebeği kaldırdık. Annesine teslim ettik. Bir hayat kurtarmanın verdiği hazzı tarif etmek mümkün değil. O bebeği oradan çıkarmak bize güç ve ilham verdi. Bebeği kurtarmanın gücüyle diğer yaralıları enkazdan kurtardık. Riskli binalar vardı. Yanında binalar vardı. Artçı sarsıntılarda bu binalar yıkıldı” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı